19 Şubat 1915 tarihinde açılan Çanakkale Cephesi 18 Mart 1915 Boğaz Muharebesinde yaşanan zafer sonrasında, müttefiklerin Çanakkale’yi denizden geçme umudu sona ermiştir. Bu nedenle 25 Nisan 1915 tarihinde başlayan kara muharebelerinin ilk anından itibaren mevzi muharebelerine dönüşmesi sonucunda siper ve siper yapım süreçleri önemli hale gelmiştir. Siperlerin yapımı muharebe sahasının coğrafi özelliklerine bağlı olarak şekillenmiştir. Nitekim
Anafarta bölgesinin taşlık olması siper kazmayı zorlaştırdığı için bölgenin taş ve doğal yapısından faydalanılmış, Güney Grubu’nun ise düz ve üç yanıyla gemi atışına açık olmasına bağlı olarak tahkîmat şekillenmiştir. Kuzey Grubu ise bu iki bölgeye nazaran engebeli ve arazi yapısı kısmen korunarak siperler kazılmıştır. Başkanlığımız tarafından yapılan 1/25 000 Ölçekli Tarihi Alan Planı’nda yapılan ölçümlerde kullanılan Mehmet Şevki Paşa’nın Çanakkale
Tahkimat Haritası’nda Türk siperlerinin yaklaşık 800 km olduğu tespit edildi.
Eceabat İlçesi, Alçıtepe Köyü’nde 18 Mart 2018 tarihinde Başkanlığımız tarafından açılan cephe gerisinde sağlık hizmetleri ile birlikte sevk ve iaşeyi anlatan 1915 Hilâl-İ Ahmer Hastane Sergisi Tarihî Alan’a gelen ziyaretçilerin en çok uğradığı önemli odak noktalarından biri haline gelmiştir. Bu projenin ikinci etabı olan 1915 Siper Canlandırması Projesi; Çanakkale Kara Muharebelerine katılan askerlerimizin anı ve günlükleri ve dönem fotoğrafları seçilerek siperlerde yaşanan bir gün anlatılmıştır. Bu projede; muharebeler esnasında yaşanan belli kesitler, dönem canlandırması seslendirme ile desteklenerek anlatımın güçlendirildi.
Toplam 330 metre uzunluğunda ve 12 bölümden oluşan siper hattındaki canlandırmada, karargah, makineli tüfek, lağım tünel girişi, taarruza kalkan, karavanda çorba içen ve dinlenen askerler ile yıkılan siperdeki şehitler de yer alıyor.
Çanakkale Savaşları ve Gelibolu Tarihi Alan Başkanı İsmail Kaşdemir, Çanakkale tarihi alan bölgesinin açık hava müzesi olma yolunda emin adımlarla ilerlediğini söyledi.